Aydın Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti (ABGC) Başkanı Cem Ulucan’ın sunduğu “Bir Çift Sözüm Var” programında gündeme dair açıklamalar yapan ve halktan gelen soruları bütün şeffaflığıyla yanıtlayan Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel, AK Partili Mustafa Gökçe’nin siyasi nezaketten yoksun paylaşımı hakkında da sert eleştiride bulundu. Başkan Ömer Günel, “Ben Kuşadası için 24 saat ayakta olan bir belediye başkanıyım. Mustafa Gökçe, gece ansızın geliyorsa çok önemli bir sorunu var demektir. Çözeriz, her vatandaşın sorununu çözdüğümüz gibi, bir de çay ikram eder kendisini geri yolcu ederiz” dedi.
“SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUM”
“İşin esprisi bir yana bu vahim bir söylemdir. Benzer bir tehdit zamanında bir gazeteye yapılmıştı, bundan dolayı da ceza aldı. Ben de Mustafa Gökçe hakkında suç duyurusunda bulundum. Hukuk devletinin ve demokrasinin olduğu, Cumhuriyet ile yönetilen ülkelerde böyle bir söylem tek kelime ile vahimdir” dedi.
“SANDIK NE OLDUĞUNU HATIRLATIR”
Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu, iktidar partisinin temsilcilerinin kendisini yargı yerine koymaktan vazgeçmesi gerektiğini hatırlatan Başkan Günel, “Nitekim Mustafa Gökçe bir siyasi partinin ilçe başkanıdır. İktidardaki bir siyasi partinin temsilcisinin kendisini denetim kurullarının yerine koyarak tehdit savurması imkansızdır, mümkün değildir ve hukuk devleti sınırları içerisinde kabul edilmez. Kendini devlet sanan siyasetçilere sandık ne olduğunu hatırlatır. Buna da az kaldı” diye konuştu.
“SÖYLEMLERİ KAPASİTE VE AHLAKINI GÖSTERİYOR”
Mustafa Gökçe’nin “Tuttum elinden Turizm Bakanı’na götürdüm” sözünü hatırlattığımız Başkan Ömer Günel, “Devlet benim devletim. Devlet bizim devletimiz. Kuşadası da bu devletin bir ilçesi, Kuşadası Belediyesi de bu devletin bir belediyesi. Dolayısıyla Ankara’ya gidip gelmek, Ankara’da arzu ettiğim bir işi yapabilmek için çabalamak en başta benim görevim. Merkezi Hükümetin ilçe başkanının da görevidir. Nitekim Kuşadası Belediyesi’nin Kuşadası ile ilgili konularda Ankara temaslarında ihtiyacım olduğu her aşamada Mustafa bey ve ilgili arkadaşlar yardımcı olmuşlardır. Bunun için de her fırsatta teşekkür etmişimdir. Ancak kendisini olayların merkezine koyarak olayları ifade ediş biçimi Mustafa Gökçe’nin kapasite ve ahlakını gösteriyor. Elimden tutup beni Turizm Bakanı’na götüren o değil, elinden tutup onları Turizm Bakanı’na götüren benim eğer öyle bir ifade kullanılacaksa ama bu doğru bir hareket değil. Gerçeği şudur; Turizm Bakanı’mızdan kongre merkezimizin sorunlarını çözmesi için talepte bulunacağımı, önemli bir projeyi de arz edeceğimi, benimle birlikte gelmelerini rica ettim ve benimle geldiler. Eğer yaşadığın kente hizmet etmenin önünü açmayacaksan neden ilçe başkanısın? Neden belediye başkanıyım? Neden siyaset yapıyorum? Yaşadığımız kente hizmet etmeyeceksek neden bu koltuklarda oturuyoruz? Kentime bir tuğla koyana elbette teşekkür ederim, kapısında saatlerce de beklerim, bu gururumu zedelemez. Benimle birlikte Ankara’ya gelmiş olmak, Kuşadası’nın hizmetleri için çaba sarf etmiş olmak da onları incitmesin” diye konuştu.
“ANKARA ZİYARETLERİNİN SEBEBİ KUŞADASI DEĞİL KENDİ MİLLETVEKİLLİĞİ ADAYLIĞIDIR”
Son dönemde yaptığı Ankara ziyaretlerini de değerlendiren Başkan Ömer Günel “Şu an Mustafa Gökçe’nin Ankara’ya gidip gelmesinin ardındaki tek sebep milletvekilliği adaylığıdır. İnkar etmenin de bir gereği yok. Aday isen temasları yürütürsün. Ancak şu ana kadar ilçe başkanının Ankara’ya gidip de tek başına bir hizmet getirdiğini düşünmüyorum. Merkezi Hükümetin Kuşadası’na yapması gereken ihtiyaçlar belli. Bunlara dair herhangi bir adım atılmadı. Davutlar Mahallesi’nin yolu duruyor, Ticaret Odası önündeki yollar hala suya batıyor. Bunlar yıllardır çözülmemiş kronik sorunlar” dedi.
“KİŞİ, KENDİNDEN BİLİR İŞİ”
Mustafa Gökçe’nin olayların doğrularını yazan gazetecilere ‘Kalemşör’ dediğinin hatırlatmasına da cevap veren Ömer Günel, “Herkes karşısındakini kendisi gibi bilirmiş. Demek ki, kalemşör kullanan bir tarzları var ki her yapılan haberi bir taraftan yazdırılıyor diye düşünüyorlar. Kişi, kendinden bilir işi” dedi.